Çoban Ateşi Hareketi'nden İdlib açıklaması

Genel Başkanlığını Rifat Serdaroğlu’nun yaptığı Çoban Ateşi Hareketinden yapılan yazılı açıklamada  “Çoban Ateşi Hareketi “ olarak, ülkemizin ve milletimizin yüksek menfaatleri paralelinde, bir diyalog gerekliliğine her zaman amade olduğumuzu ve bu fikirlerimizi, ülkemizin her yanında ifade edeceğimizi, aziz milletimize saygı ile duyuruyoruz.” ifadelerini kullanıldı.

Kısa süre önce partileşen Çoban Ateşi Hareketi, İdlib saldırısıyla ilgili ajanslara yazılı bir açıklama geçti. Çoban Ateşi Hareketi'nin basın bildirisinde şu ifadelere yer verildi;

Milletimizin kendiliğinden ve ta içinden oluşturduğu “Çoban Ateşi Hareketi”, ülkemizin zor zamanlarında, milli bir dayanışma gereğinin bilincindedir. Aradığımız, şüphesiz, ülkemizin ve milletimizin birliği ve beraberliği, barış ve huzur içinde yaşaması, kalkınma, medeniyet ve refah mücadelemizin meyvelerini vermesi, köklü ve zengin kardeşliğimiz çerçevesinde birbirimizi kucaklamamız ve nihayet, hayal gücümüzün engin enerjisi ile, geleceğimize umutla bakma imkanlarının yaratılmasıdır.
Bu güzel niyet ve fikirler, içinde yaşadığımız olağanüstü şartların, akıl, bilgelik ve içtenlik ile ele alınıp, doğruyu araştırmamızda bizi engellememesi esastır. Duygularımızın, doğruluğu araştırılmamış ve hakkımızdaki kötü niyetleri besleyen haber ve rivayetlerin, aşırı tepkilerin esiri olmadan, soğukkanlılığımızı, her zorluk içinden selametle çıkma yollarının bulunduğu fikrini koruyarak, olaylara, belirli bir mesafe ile bakmalıyız. Milletimizin de bizden bunu beklediğine samimiyetle inanıyoruz.

Dünyanın en kritik bölgelerinden birinde, çeşitli hırs ve arzuların, insanlık ve hakkaniyet değerlerine sırt çevrilerek, sonuç itibariyle, milyonları sefalet, viranelik, ölüm gibi felaketlere mahkum etmekten geri durmadığı, vicdan ve merhamet duygularını göz ardı ettiği bir dönemi, ülkemize ve milletimize zarar vermeden aşmak durumundayız. Bu ise, öncelikle, akıl, liyakat, öngörü, karşılıklı danışma, kararlılık ve ortak eylem gerektirir. Ülke kaderinde söz ve sorumluluk sahibi olanlardan milletimiz bunu bekler, gerekirse de, her türlü fedakarlığa hazır bulunmaktan geri kalmaz.

Çok kısa zamanda, önemli ölçüde büyük değişiklikler sergileyerek, bizi tehlikeli ufuklara yelken açmaya zorlayan, her an bir başka yüzünü gösteren ve hızla isabetli tepki gösterilmesini gerekli kılan bir kritik durumun değerlendirilmesinde, ümitlerimizin ve inandığımız ilkelerin benimsendiğini görmek istiyoruz. Kimse, arkası tutarlı sebeplerle beslenmemiş uç ve uçuk davranışları istemiyor. Hiçbir ülkenin halkı savaş istemiyor. Aynı zamanda, zorbalık ve istismarın da sona ermesini arzuluyor. Ülkemizin çok ciddi bir sorununu oluşturan göç olgusunun dizginlenmesi istiyor ama, bir silah olarak da kullanılmasını hoş karşılamıyor. Sonuçları pek hesap edilmeden alındığı anlaşılan, çok yönlü mülahazaları hesaba katmayan, kimi zaman aceleci, kimi zaman çok gecikmiş kararlardan mağdur olmak istemiyor.

Türk devletinin bu çok kritik bir dönemde, mukabil tavrını, kurumları yolu ile oluşturması tabii ve gereklidir. Ancak, oluşacak kararların, bu kurumların ağırlığı ve sorumluluğu ile de ölçülü olması zaruridir. Pratik hayatta önemi kısıtlanmış karar mekanizmalarına itibar edilmesi ne kadar zorlama ise, belirli bir çevrenin doğruluğu faraziyelere dayanan kararlarını da, o ölçüde kabul etmek o kadar güçtür. Kurumlar ve sorumlular arasında ahenk, danışma ve dayanışma hayati önem arz eder.

Bir metod yaklaşımı olarak anlaşılmasını beklediğimiz bu bildirimiz ile, milletimizin duygu ve düşüncelerine tercüman olduğumuza inanıyor, “Çoban Ateşi Hareketi “ olarak, ülkemizin ve milletimizin yüksek menfaatleri paralelinde, bir diyalog gerekliliğine her zaman amade olduğumuzu ve bu fikirlerimizi, ülkemizin her yanında ifade edeceğimizi, aziz milletimize saygı ile duyuruyoruz.