Karabağlar'da Uygarlık Tarihi Konferansı

Prof. Dr. Fahri Işık, Karabağlar Belediyesi’nin konuğu olarak geldiği konferansta yurttaşlarla buluştu.

KÜLTÜR-SANAT 25.10.2019, 10:57 25.10.2019, 11:03 Melis Çivici / [email protected]
Karabağlar'da Uygarlık Tarihi Konferansı

Karabağlar Belediyesi tarafından düzenlenen konferansta vatandaşla buluşan Prof. Dr. Fahri Işık, bugün dünyada kabul gören Batı Anadolu kültürünü Yunan Uygarlığı’nın yarattığı yönündeki yaklaşımı bilimsel kanıtlarla çürüttüğünü söyledi. Tarih boyunca gelen öğretilerin kandırmaca ve emek sömürüsüne yol açtığını belirten Işık, “Anadolu'nun batısı hep 'Helen Yurdu' olarak gösterildi. 200 yıllık çağdaş arkeoloji tarihinde de bu hiç sorgulanmadı. Bir kandırmacayla bugüne kadar gelindi. Oysa uygarlık Anadolu'dan doğdu” dedi.

Karabağlar Belediyesi Ana Hizmet Binası’ndaki Muzaffer İzgü Konferans salonunda, Prof. Dr. Fahri Işık “Uygarlık Anadolu’dan Doğdu” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Etkinliğe, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu ve Eşi Fügen Selvitopu, Prof. Dr. Işık'ın eşi Prof. Dr. Havva Işık, akademisyenler, öğrenciler, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin aralarında olduğu çok sayıda kişi katıldı.

Konferans açılışında konuşma yapan Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, etkinliği Anadolu Coğrafyasının kültürü, uygarlıkları ve değeri konusunda kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla gerçekleştirdiklerini belirterek, “Yaşadığımız coğrafyayı, burada yaşamış geçmiş uygarlıkları tanımak, onların deneyimlerinden örnek almak bizler için çok önemli. Ülkemizin buna çok ihtiyacı var. Konferans teklifimizi kabul edip geldikleri için Prof. Dr. Fahri Işık'a çok teşekkür ediyoruz” dedi.

“BİR KANDIRMACAYLA BUGÜNE GELMİŞİZ”

Prof. Dr. Fahri Işık, çalışmalarında İzmir ve çevresini odak almasına rağmen ilk kez İzmir’De bir konferans verdiğini söyledi. Ord. Prof. Ekrem Akurgal'ın Anadolu özlü İyon Uygarlığı'nı “Doğu Yunan” olarak tanımladığını anımsatan Prof. Dr. Işık, “Ekrem Akurgal bilimin o günkü koşullarında orada kaldı. Bir öğrencisi olarak arkeolojinin yeni bulgularıyla yola çıkan ben, o yolu biraz daha süpürme çabası içine girdim. 1986 yılından itibaren girdiğim bu yolda, İyon Uygarlığı'nın yerli bir Anadolu Uygarlığı olduğu sonucuna vardım. Daha ileri gittim; İyonların Luvi halklarından olduğunu, Atina'dan gelmedikleri sonucunu buldum” diye konuştu.

Prof. Dr. Işık sunumunda, Yunan Uygarlığı'nı Anadolu Coğrafyası'nın yarattığına ilişkin görüşünü görsel kanıtlarla katılımcılara anlattı. Anadolu'nun erken döneminde yaşayanların yarattığı eserleri sonradan kurulan Yunan, Mısır uygarlıklarının yaptıklarıyla karşılaştıran Prof. Işık, “Henüz Mısır yokken bizde Göbeklitepe vardı. İnsanlar hala Göbeklitepe'nin gizemini çözmeye çalışıyor” dedi.

Tarih boyunca bir aldatmaca ve emek sömürüsü yaşandığını belirten Işık, “Sadece İyon Uygarlığı'nı alıp 'Bu benim uygarlığım' demekle kalmıyor Atina. İyon sanatındaki gerçekçilik ve doğallık, adına Yunan Klasiği dediğimiz klasiği yaratıyor. Dor Tapınağı'nın sütununu, çıplak heykelleri Mısır'a borçlu. Bir kandırmacayla bugüne gelmişiz. Bugünkü Yunanca bile İyonya'da yazılan Yunancadır. Kendisi yazısını bile yaratamayan bir kültürden söz ediyoruz” diye konuştu.

Batı taklitçiliğinin ülkeyi bir yere taşımayacağını anımsatan Prof. Dr. Işık, Mustafa Kemal Atatürk’ün vurguladığı bilimin ışığında ve bu topraklar için çalışmanın önemine dikkat çekti. 

Yorumlar (0)
13°
açık
banner202