Pandemi gölgesinde, Diş Hekimliğinin 112'nci yılı

İzmir Dişhekimleri Odası, bilimsel diş hekimliğinin 112’nci kuruluş yıl dönümüyle ilgili bir açıklama yayınladı.

SAĞLIK 22.11.2020, 09:13 ecem ata
Pandemi gölgesinde, Diş Hekimliğinin 112'nci yılı

Ağız diş sağlığının genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeği vurgulanarak topluma verilen mesajların yanında pandemi döneminin diş hekimlerinin karşısına çıkardığı sorunları da bir kez daha hatırlattı ve çözüm istedi.

Bilindiği üzere Bilimsel Diş Hekimliğinin kuruluşunun yıldönümü olan 22 Kasım, 1996 yılından itibaren Sağlık, Milli Eğitim ve İçişleri Bakanlıklarının oluru ile “Diş Hekimliği Günü” 22 Kasımı içine alan hafta da 'Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası' olarak bütün yurtta kutlanıyor. COVID-19 ve İzmir depremi sonucu kaybettiklerimizin acısı yüreğimizdeyken bu haftamızı farkındalık yaratmaya yönelik etkinliklerle hatırlatıyoruz.

Ağız diş sağlığının genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeğinin vurgulandığı açıklamada Kovid-19 hastalığı sebebiyle, sağlık çalışanları içinde en riskli gruplardan birisinin diş hekimleri olduğu aynı zamanda hem azalan hizmetler nedeniyle hastaların sorunları, serbest çalışan diş hekimlerinin ekonomik ve malzeme temin sorunları içerisinde görevini yürütmek zorunda kaldığı vurgulandı. Bunu yanı sıra yaşanan İzmir’de arasında meslektaşlarımızın da bulunduğu çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybettiği deprem sebebiyle zor günler geçirildiği paylaşıldı.

Açıklama şöyle;

COVID-19 ve İzmir depremi sonucu kaybettiklerimizin acısı yüreğimizdeyken bu haftamızı farkındalık yaratmaya yönelik etkinliklerle hatırlatıyoruz. Bağlı olduğumuz Türk Dişhekimleri Birliği’nin tespit ettiği tüm sorunları bir kez daha İzmir Dişhekimleri Odası olarak yineliyoruz.

Ağız diş sağlığının genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeğini her yıl vurgulayarak topluma verdiğimiz mesajların yanında pandemi döneminin karşımıza çıkardığı sorunları da bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.

Kamuda hizmet veren diş hekimlerinin filyasyon görevlendirmeleri, filyasyondakilerin sorunları, ağız ve diş sağlığı merkezlerinde hizmet vermeye devam edenlerin sorunları ve azalan hizmetler nedeniyle hastaların sorunları, serbest çalışan diş hekimlerinin ekonomik ve malzeme temin sorunları bunlardan bazılarıdır.

Kovid-19 salgınının ilk karşılayıcıları, doğaldır ki tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sağlık çalışanlarıdır. Kovid-19 salgınının başlangıcından bugüne 148 sağlık emekçisini kaybettik. Acımız sonsuzdur. Kovid-19 hastalığında mesleki maruziyet açısından, sağlık çalışanları içinde en riskli gruplardan birisi diş hekimleridir. Ne yazık ki Kovid-19 ülkemizde halen resmi olarak meslek hastalığı olarak kabul edilmemektedir.”

Çözüm bekliyoruz;

Pandemi, üretimde var olan krizi daha da derinleştirmiştir. Ekonomik çözülmeler tüm dünyada ve ülkemizde halkın yaşam standartlarında köklü yıkılmalara neden olmaktadır. Buna bağlı olarak da kamu ve özelde çalışan diş hekimleri de bu krizden fazlasıyla etkilendiler. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı, tarafımızdan defalarca gündeme getirilen çözüm önerilerimizi hayata geçirmelidirler.

COVID-19 Pandemisin yaşandığı bu dönemde halkımız ağız diş sağlığı tedavilerinde büyük sıkıntılar yaşamakta ve ADSM’ lerde hasta birikimi gözlenmektedir. Bunu gidermek için; tüm sağlık hizmetlerinin özelden satın alındığı sistemde, ağız diş sağlığı hizmetlerinin özelden de alınmasının tekrar gündeme getirilmesini istiyoruz.

Komşularımızdan gelen göç dalgası ülkemizi ve bizi hem ekonomik hem sosyokültürel olarak olumsuz etkilemektedir. Son dönemlerde Ülkemizde diş hekimi olduğunu iddia eden denetimsiz çalışan Suriyeli göçmenlerin yarattığı sorunların bir an önce çözülmesini bekliyoruz.

Toplumun ağız diş sağlığında gerçek anlamda düzelme; ancak diş hekimlerinin özelde ve kamuda emeklerinin karşılığını alabildiği, insanca çalışma ve yaşama taleplerinin karşılandığı zaman görülecektir. Son dönemlerde yaşanan ekonomik kriz, döviz kurlarındaki artışın bütün girdi maliyetlerine yansıması meslektaşlarımızın büyük gelir kaybına neden olmaktadır.

Kamuda çalışan Diş̧ hekimleri, yüksek enfeksiyon riski, fiziksel yorgunluk ve maddi kayıpların yanında, görev tanımında yer almayan, iş sağlığı ve güvenliğinden yoksun, meslek tanımına ve onuruna yakışmayan görevlendirmelerle karsı karsıya kalarak tükenmişlik sendromuna sürüklenmişlerdir. Halkın sağlığa ulaşma hakkı kapsamında dental tedaviler yapılamamaktadır.

Döner sermaye uygulaması ve performans sistemindeki yanlışlıklar; bu pandemi döneminde tüm acı sonuçları ile ortaya çıkmıştır. Ödenemeyen veya eşit dağıtılmayan döner sermaye ile karşı karşıya kalınmıştır. Reel maaş düşüşü ve geçim sıkıntısı yaşanmaktadır.

Sorunların tespit ve çözümüne ilişkin talebimiz, meslek örgütlerinin sürece derhal dahil edilmeleridir. Meslek örgütleri Sağlık Bakanlığı Bilim Kuruluna alınmalı, Odalarımız İl Pandemi Kurullarında muhakkak temsil edilmelidir. Alınacak önlemlerde ve görevlendirmelerde görüşleri alınmalı, karar mekanizmalarında söz sahibi olmalıdırlar.

Anayasa’nın 135. Maddesi ile kamu kurumu niteliğinde kurulmuş meslek birliklerinin ve odalarının görevlerini yerine getirebilmesi için kamusal yetkilerinin korunması zorunludur ve bu zorunluluk demokrasinin güvencesidir.

Meslek kuruluşlarının özerkliği kamu idaresinden bağımsız olarak karar ve yürütme organlarını seçebilme hak ve yetkisini içermektedir. Özerklik, kurumların dış etkilere karşı korunmasını güvence altına almaktır. Meslek kuruluşlarının zayıflatılmasının hiçbir toplumsal yararı yoktur. Gündeme getirilen Meslek Birlikleri Kanunlarına yönelik müdahale söylem ve eylemlerinden kesinlikle ve geri dönüşümsüz olarak vazgeçilmelidir.

Türk Dişhekimleri Birliği ve 37 Dişhekimleri Odası, 35 yıllık geçmişlerinden gelen birikimle halkın ağız diş sağlığı ve mesleğin sorunları ve çözümleri konusunda yeterli bilgi ve tecrübeleri ile ulusal ağız diş sağlığı politikalarının oluşmasında katkı yapmaya hazırdır.

Yorumlar (0)
10°
açık
banner202