İhmal Edilen Hastalıklardan Şark Çıbanı Tanısına, Yeni ve Kombine Bir Yaklaşım

Ege Üniversitesi ve Pakistan National University of Medical Sciences bilim insanlarının iş birliği ile hazırlanan halk arasında yakarca olarak bilinen ve insandan insana paraziti taşıyan sineklerin ısırması ile bulaşan Şark çıbanı hastalığının tanısına yeni ve kombine bir yaklaşım sunan proje, TÜBİTAK ile Pakistan Araştırma Vakfı arasındaki Bilim ve Teknoloji Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı çerçevesinde açılan ortak proje çağrısı kapsamında desteklenmeye uygun bulundu.

SAĞLIK 18.09.2020, 14:32 Ecem Atabay
İhmal Edilen Hastalıklardan Şark Çıbanı Tanısına, Yeni ve Kombine Bir Yaklaşım

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, ''Şark çıbanı dünyada
yaygın görülen hastalıklar arasında yer alıyor. Ülkemizde de görülen hastalık
Pakistan’da daha yaygın olarak izleniyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre
her yıl yaklaşık 1 milyon kişi bu hastalığa yakalanıyor. Üniversitemiz ve dost
Pakistan’dan bilim insanları, halk sağlığını tehdit eden hastalıklardan biri olan
Şark çıbanının tanısında yapılan testlerden hızlı ve kesin sonuç alınmasını
sağlayacak ve teşhisi zor konulan bu hastalığın teşhisindeki sorunun
çözülebilmesi için bazı teknik yöntemler kullanarak hastalığa özel ‘biyolojik
belirteçlerin’ saptanmasını amaçlıyorlar. Bu belirteçler daha sonraki
çalışmalarda bütün sağlık personelinin uygulayabileceği hızlı bir test için
kullanılabilecek nitelikte olacak. TÜBİTAK tarafından desteklenen proje
kapsamında bilim insanları, Türkiye’de uygulanan yöntemleri Pakistan’daki
araştırıcılara, Pakistan’da uygulanan yöntemleri de Türkiye’deki araştırıcılara
aktaracaklar. Her iki ülkenin araştırmacıları uluslararası örnek bir çalışmaya
imza atacaklar. Proje ekibini tebrik ediyor, başarılarının devamı diliyorum” dedi.
Yürütücülüğünü Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Ana Bilim
Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Özbel ile Pakistan National University of
Medical Sciences öğretim üyesi Dr. Shumaila Naz’ın yaptığı; araştırıcı olarak
EÜ Tıp Fakültesi Parazitoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Seray Töz
ve National University of Medical Sciences öğretim üyesi Dr. Shahid
Waseem’ın yer aldığı proje ile birçok deri hastalığı ile karıştırılması nedeniyle
teşhisi zor konulan Şark çıbanı hastalığının teşhisindeki bu sorunu çözebilmek
için bazı teknik yöntemler kullanılarak hastalığa özel ‘biyolojik belirteçlerin’
saptanması amaçlanıyor.


“Hastalık bir kere geçirilince ömür boyu bağışıklık oluşuyor”

Şark çıbanı ile ilgili bilgi veren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji
Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Özbel, “Şark çıbanı, halk arasında
yakarca olarak bilinen ‘kum sinekleri’ ile bulaştırılan tek hücreli bir parazit olan
‘Leishmania’ türlerinin neden olduğu yaralarla karakterize bir deri hastalığıdır.
Vücudun gece uyurken açık kalan yerlerinden içinde parazit olan yakarcaların
ısırması ile bulaşır ve ısırılan yerde önce sivilce şeklinde başlar, gittikçe büyür
ve genelde üzeri açılarak 1-2 ay içinde ülser şeklini alır. Yara bir tane
olabileceği gibi, tekrarlayan ısırıklar nedeniyle çok sayıda da olabilir. Yaranın
göz kapağı, kulak, burun, eklemler, dudak gibi yerlerde olması durumunda
iyileşmesi uzun sürdüğü için hastayı oldukça rahatsız eder. Teşhis konulduktan
sonra tedavisi yaranın içine iğne ile verilen ilaçlarla yapılır. Yara içine
enjeksiyon hastalığın çok görüldüğü çocuk grubunda oldukça ağrılı ve zor olur.
Yaralar tedavi edilmese de deride derin ve kalıcı bir iz bırakarak 1-1,5 yıl içinde
iyileşebilir. Hastalık bir kere geçirilince ömür boyu bağışıklık oluşur” dedi.


“Birçok deri hastalığı ile karıştırılması nedeniyle teşhisi zor konuyor”


Projenin detayları ve beklenen yararlarından bahseden Prof. Dr. Yusuf
Özbel, “Şark çıbanında en önemli sorunlardan birisi teşhis konulmasındaki
zorluktur. Şark çıbanı yarası deri kanseri de dahil olmak üzere diğer birçok deri
hastalığı ile karışır. Bu nedenle ayırıcı teşhisi yapmak bazen hayati önem taşır.
Teşhis için örnek yaranın kenarından alınır ve özel boyalarla boyanarak
mikroskopta parazitler görülmeye çalışılır. Parazitin boyutu kırmızı kan
hücrelerinin yarısından da küçük olduğu için mikroskopta paraziti görmek
deneyim gerektirir. TÜBİTAK tarafından desteklenen projemizde, teşhisteki bu
sorunu çözebilmek için bazı teknik yöntemler kullanılarak hastalığa özel
‘biyolojik belirteçlerin’ saptanması amaçlanmıştır. Bu belirteçler daha sonraki
çalışmalarda bütün sağlık personelinin uygulayabileceği hızlı bir test için
kullanılabilecek nitelikte olacaktır. Proje sonunda ayrıca Pakistan’da da yaygın
olarak görülen bu hastalığın ülkedeki dağılımı ve hastalığa yol açan Leishmania
türleri de belirlenmiş olacaktır. Proje ile Türkiye’de uygulanan yöntemlerin
Pakistan’daki araştırıcılara, Pakistan’da uygulanan yöntemlerin de Türkiye’deki
araştırıcılara aktarılması sağlanmış olacaktır” dedi.

Yorumlar (0)
13°
az bulutlu
banner202