CHP İzmir Milletvekili Kani Beko'dan 12 Eylül Darbesi’ne Dair Açıklamalar

GÜNDEM 13.09.2019, 00:10 13.09.2019, 00:15
CHP İzmir Milletvekili Kani Beko'dan 12 Eylül Darbesi’ne Dair Açıklamalar

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kani Beko 12 Eylül Darbesinin 39.Yılında açıklamalarda bulundu.

“Tüm demokratik tepkileri baskı ve zorla sindirmiş, işkenceyi/devlet terörünü kurumsallaştırmaktan geri durmamış, Türkiye’deki siyasi partileri, DİSK başta olmak suretiyle sendikaları, meslek örgütlerini kapatmış ve örgütlü toplumu hiçe saymış 12 Eylül askeri darbesi 39. yılını doldurdu.

12 Eylül askeri darbesini yapanlar, mahkemeler önünde yargılanmadı ve hakkettikleri cezaya çaptırılamadı.12 Eylül darbesini yapanlar hiçbir şekilde yargılanmadan ve ceza almadan öldüler. Darbecilerin yargılanması ve hatta ceza alması bir yana dursun, o zamandan kurdukları bütün kurumlar hala işlevli bir şekilde ayaktadır.” Dedi.

Kani Beko, o zamandan yaptıkları anayasanın hala yürürlükte olduğunu ve daha fazlası olarak 12 Eylül askeri faşist darbesinin birçok yönlerinin 39 yıl sonra hala Türkiye’nin gündeminde olduğunu belirtiyor.

15 Temmuz 2016’da Türkiye bir darbe girişimini ortadan kaldırdı. Halkın iradesine silah gücüyle el koymaya çalışan 15 Temmuz darbecileri Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kanlı darbe girişimine imza atarak yüzlerce vatandaşımızı haince öldürdüler. 12 Eylül Darbesinin 39. Yıldönümü dolayısı ile 15 Temmuz darbe girişimini buradan bir kez daha lanetleyerek, 15 Temmuz günü yaşamını yitiren tüm vatandaşlarımızı anıyorum.

Demokrasi ve hukuğun ortak paydada buluşarak darbe hukukunın kökünü bitirmek mümkün iken bu yolun tercih edilmediğini dile getiren Kani Beko , Bombalanan parlementonun gücünün artırılması gerektiği halde devre dışı bırakıldığını söyledi. “Darbe püskürtüldü ancak demokrasi kazanmadı. Tersine hükümet Anayasayı askıya aldı.” Diyerek sözlerine devam etti.

Darbe zanlılarının siyasetteki destekçilerine, Cemaati yıllarca el üstünde tutanlara Betlike dokunulmazken binlerce kamu görevlisi sudan gerekçelerle işten atıldı ve açığa alındı. Darbeyle ilgisi olmayan binlerce kamu görevlisi işinden oldu. Akademisyenler darbe/terör torbasına konularak atıldı. Darbe/terör torbasına sığması mümkün olmayan yazar ve araştırmacılar tutuklandı. 11 bin öğretmen açığa alındı. Bu hak ihlallerinin arasına, halk iradesinin gasp edilmesi de eklendi. Belediyelere kayyum atandı. 15 Temmuz sonrasında olduğu gibi, bugün de Diyarbakır, Van ve Mardin’de halk oylamasıyla seçilmiş belediye yönetimlerine kayyum atanması, darbeden başka bir anlama gelmemektedir. Çeşitli bahanelerle adeta darbe hükümleri yeniden işletilmektedir. Demokrasilerde hiç kimsenin kendini yargı yerine koyup, hüküm verip, infaz etme hakkı yoktur. Halk iradesini hiçe sayarak, halk iradesini yok etmeye çalışan darbecilerle mücadele edilemez. Demokrasinin temelini oluşturan “hukukun üstünlüğü”, “kuvvetler ayrılığı”, “seçme ve seçilme hakkı” bu kararla açıkça ortadan kaldırılmıştır.

Gelinen son durumda, yapılmış olan anayasa değişikliği ile yasama, yürütme ve yargı yetkileri cumhurbaşkanının elinde toplanmış, kuvvetler ayrılığı bitmiştir. Türkiye Cumhuriyeti devleti tek adam iktidarına teslim edilmiştir. Demokrasinin en başta olmak üzere sayılan Meclis denetimi, bağımsız yargı, tarafsız medya ve sivil toplum katılımı ne yazık ki ortadan kaldırılarak yok edilmiştir.

Parlamentoyu kapatmak, bombalamak , işlevsizleştirmek ve halkın oyları ile seçilen belediye başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atamak da , sadece darbecilere özgü yöntemler içerinde yer almaktadır.” Darbeyle mücadele; darbeci yöntemleri meşru kılmaz.” Diyerek sözlerine devam etti.

12 Eylül darbesinin 39. yılında 12 Eylülcülerin kendileri mezarda, fikirleri iktidardadır.

Unutulmamalıdır ki, 12 Eylül Cuntasının ülke yönetimine el koyduğu dönemde idam edilenler bugün aramızda olmasa da, milyonlarca insanın kalbine gömülürken, Kenan Evren ve diğer cuntacılar halkın ve emekçilerin vicdanında yargılanmış, tarihin çöp sepetindeki yerlerini çoktan almışlardır!.

Biz bugün bu toprakların insanları olarak, özgürlük, eşitlik, demokrasi, barış ve kardeşlik mücadelemizi; mevcut siyasal iktidara karşı, toplumsal muhalefet içerisinde, demokrasi mücadelesi verenlerle yan yana, omuz omuza birlikte vermeye devam edeceğiz… diyerek sözlerini sonlandırdı.

Yorumlar (0)
26°
parçalı bulutlu
banner202